Prijevod od "da smanji" na Turski


Kako koristiti "da smanji" u rečenici:

Zatim sam htjela pomoći tvome djetetu da smanji svoje mane i odjednom sam negativka?
Sonra kızının kusurlarını gizlemeye çalıştım ve birden kötü biri mi oldum?
...uz burni aplauz predsjednički kandidat je rekao da će učiniti sve da smanji porez.
...seçildiği taktirde vergileri düşüreceğini beyan ederek muhteşem alkış aldı.
Sa dovoljno moći da smanji ovaj grad u smrdljivi krater.
Bu şehri leş kokulu bir kratere çevirecek güçle hem de!
Vajgert također ima ugovor sa guvernerom, u kojem se slaže da smanji kazne onim zatvorenicima koji surađuju u eksperimentu.
Ayrıca Wygert'ı Vali'yle yaptığı anlaşmaya göre, deneylere katılan mahkûmların cezalarında indirime gidilecek.
Ne, ustvari je dizajniran da smanji prenaseljenost u zatvorima.
Hayır, aslında hapishanelerdeki kalabalıklaşmayı azaltmaya yönelik.
Rekao sam mu da smanji sranja, ohladi s acidom i bit će mu bolje.
taze yiyecek yemelerini ve sitrik asit'e yüklenmelerini söyledim... ve böylece iyileşeceklerini söyledim.
Fries će sada morati da smanji svoje kriminalne aktivnosti sve dok ova stvar ne dođe ponovo na sud... što ja mogu razvlačiti mjesecima.
Tehlikede olmayacak. Ve Fries da suç faaliyetlerini bu iş yine mahkeme kapısına gidene kadar azaltmak zorunda kalacak;
Pa, mora nešto postojati što kralj može učiniti da smanji njihovu patnju.
Bu konuda kralın yapabileceği bir şey olmalı.
Tražiti ćeWashington da smanji odgodu, tako da će se to vjerojatno riješiti u pola sata.
Kısıtlamaları azaltabilmek için Washington ile görüşeceklermiş. Büyük ihtimalle yarım saate kadar işler düzene girer.
Jesi li svjestan da si upravo rekao pacijentu da smanji stres, a onda se izderao na stažista zbog... kave?
Az önce hastadan stresi azaltmasını isteyip, onun önünde bir stajyere kahve için bağırdığınızın farkındasınızdır sanırım.
Bježi u online svijet da smanji seksualnu frustraciju.
Cinsel hüsranını telafi etmek için sanal dünyayı kaçış noktası olarak gördüğünü sanıyorum.
Ovo bi trebalo da smanji otok.
Bu pozisyon şişliğin inmesine yardım edecektir.
Ako me Michael ne preda, Carla će morati da smanji gubitke, počev sa Michaelovom porodicom.
Eğer beni Carlaya vermeyecekseniz, Carla size kayıp verdirmeye çalışacaktır. Michael'in ailesinden başlayacaktır.
Samo mi reci gdje je Camille i ja ću tražiti tužiteljstvo da smanji kaznu.
Bana Camille'nin nerede olduğunu söyle, ben de sana bir tatil ayarlatacağım.
Svrha sastanka je bila da smanji klepetanje koje vodio do vrha, a neformalna postava da se raskopčaju tvrdoglave usne priučene tajnosti.
Poker oyunu, sohbet sırasında zirvenin yapılması için ayarlandı. Gayriresmi bir ortamda yaptık ki gizliliğe alışmış olanlar rahatlasın.
Naša banka može da smanji naš utjecaj na životnu sredinu podržaće nas trgovci, prijatelji životne sredine a uštedjet ćemo milijune dolara.
Bankamız çevresel etkimizi azaltabilir çevrecileri destekleyebilir ve milyonlarca dolar artırabilir.
Možda pomogne Ejnđeli da smanji listu mogućih oružja.
Angela'ya, cinayet aletini sınırlandırmasında yardımcı olabilir.
Ne, ovaj lijek je napravljena da smanji mogućnost oštećenja mozga kod djece.
Hayır, bu ilaç bebeklerde beyin hasarını sınırlandırmak için tasarlandı.
To je politički pokret sastavljen od konzervativaca i liberala koji namjeravaju primijeniti pritisak na vladu da smanji potrošnju.
Hükümete, harcamaları kısması yönünde baskı yapmak üzere kurulan muhafazakâr ve özgürlükçülerden oluşan siyasi bir hareket.
Mora biti uklopljen i strateški planiran da smanji ili čak i ukloni potrebu za rasipničkim, samostalnim automobilima.
Savurgan, bağımsız arabalara olan ihtiyacı azaltacak,...hatta ortadan kaldıracak stratejik ve entegre tasarımlar gereklidir.
Da li ste iskreno vjerovali, da neću saznati da ste platili sudiji prošlo ljeto da smanji Danijelovu optužbu za vožnju pod uticajem alkohola i nesmotreno ugrožavanje.
Yazın Daniel'in alkollü araba kullanma ve ihlal sonucu yaralanmaya sebebiyet verme suçlarını düşürmek için yargıca rüşvet verdiğinizi öğrenmeyeceğim mi sandınız?
Jedini način da smanji pritisak je da ovo što prije završi.
Baskıyı azaltmanın en iyi yolu en kısa sürede bu yaraya bir neşter vurmak.
A prema vašem saznanju je li se vaša firma ikada nagodila u bilo kojem slučaju u poslijednjih pet mjeseci da smanji svoj dug uzimajući to u obzir?
Bildiğiniz kadarıyla, son beş ay içinde şirketiniz borcunu azaltmak maksadıyla hiçbir davada anlaşma yolunu gözden geçirdi mi?
Nikita želi da smanji 1% od 1% na 0...
Nikita binde 1'lik bir kesimi 0'a indirmek istiyor.
Razgovarajmo kako mi, kao sindikat, dozvoljavamo državi da dođe, da smanji naše osoblje, i još gore, zatvara stanice.
Sendika olarak, eyaletin buraya gelip zorlamalar yapması ve en kötüsü de istasyonları kapatmasını konuşalım.
Jer je tvoj zamjenik ovdje dovoljno da smanji moje pouzdanje.
Tabii, bu yardımcın da güvenimi düşürüyor.
Ako je nagovorim da smanji najam, smanjujemo marginu u poslu i nadigravamo Chuck.
Onu sabit kira rakamından vazgeçirebilirsem... anlaşmada marjımızı düşürüp Chuck'ı yenebiliriz.
Reci asistentici da smanji doživljaj, Mambru.
Mambru, asistanına biraz ağırdan almasını söyle. Ben onun asistanı değilim.
Reci Bennyju da smanji proste šale i psovanje.
Benny'e küfürleri ve bozuk ağzı konusunda kendisine gelmesini söyle.
Napravi bombu od invalidskih kolica, pa ih preradi da smanji prasak?
Tekerlekli sandalyeden bomba yapıp sonra patlamayı azaltmak için değiştirmiş.
Časniku palube, da, smanji brzinu na tri čvora, kormilo za pet stupnjeva, kurs 3-3-0.
Vardiya subayı alındı. Serdümen, sürat 3 mil. 5 derece sancakta 330 rotasında viya.
Došao je sa željom da smanji budžet, radi snižavanja poreza, a svemir baš nije bio veliki prioritet za tu administraciju.
Vergileri düşürmek için bütçeyi azaltmak isteyerek geldi ve o iktidar için uzay, bir öncelik değildi.
Da smanji udarac, upoznao me s Peterom.
Reddedince çok üzülmeyeyim diye beni Peter'la tanıştırdı.
Beba je dolazila i jako ju je boljelo, pa sam joj rekla da stavi stopala na instrumental tablu da smanji pritisak.
Bebek geliyordu ve çok ağrısı vardı. Baskıyı azaltmak için bacaklarını yukarı kaldırmasını ben söyledim.
Jer na početku sve veća intimnost još nije bila toliko jaka da smanji žudnju.
Çünkü başlangıçta, büyüyen mahremiyet çok güçlü değildi ki bu arzuyu azalmaya götüren aşıl şey.
Nije neobična ljudska karakteristika da smanji prirodu na nekoliko elemenata.
Doğal dünyayı birkaç elemente düşürmek, sıradışı bir insan özelliği değildir.
0.90862703323364s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?